Bisiklet Turundan Kamp Yeri Nasıl Seçilir?
Bisiklet turu yaparken birkaç farklı şekilde konaklama yapabilirsiniz. Otelde kalabilir, bir evde ya da yerde misafir olabilir veya kendi çadırınızla kamp yapabilirsiniz. Ben bu üç seçeneği de yerine ve zamanına göre tercih ediyorum ama en çok kullandığım yöntem çadır ile kamp yaparak konaklama diyebilirim.
Bisiklet ile Seyahat Ederken Neden Çadır?
Bisiklet turunda herkesin farklı amaçları olabiliyor. Ben sahip olduğum zaman diliminde yoldan maksimum keyif alarak, bulunduğum coğrafyayı keşfederek ilerlemeyi tercih ediyorum. Çadır ile konaklama ise bulunduğum coğrafyayla daha yalın bir bağlantı kurmamı sağlıyor. Hem de bütçe dostu olması sebebiyle yolculuklarda bir avantaj sağlıyor.
Bisiklet Turunda Kullandığım Çadırlar
Bisiklet ile çıktığım seyahatlerimde 2 farklı çadır kullanıyorum. Bu çadırları, planladığım rotaya, mevsime ve bazen de yanımda taşıdığım diğer ekipmanlara göre tercih ediyorum.
Marmot Vapor 2P İki Kişilik Çadır
Bu çadır için benim “ana çadırım” diyebilirim. 2 kişilik 4 mevsimlik bir çadır. Kapıların yandan oluşu, çadır içine giriş çıkışlarda konforu artırıyor. Açılı yükselen polleri hem içerisini daha geniş yapıyor hem de rüzgara karşı daha dayanıklı olmasını sağlıyor. 1 hafta ve üstü sürecek yolculuklarımda ya da çetin olacağını düşündüğüm hava şartlarında Marmot Vapor 2P çadırı yanıma almayı tercih ediyorum. Çadırın içine hem eşyalarımı kolaylıkla koyabiliyorum hem de geniş iç mekanda rahatlıkla vakit geçirebiliyorum. Olumsuz hava şartlarında geniş bagaj alanında dikkatli şekilde yemeğimi bile pişirebiliyorum. 2.4 kg ağırlığıyla ise 4 mevsimlik bir çadır için gayet hafif olduğunu söyleyebilirim. Bu çadırı çok şiddetli yağmur hatta fırtına içinde de kullandım, kar altında da. Her koşulda bana çok iyi barınak oldu.
Naturehike Ultralight Tek Kişilik Çadır
3 mevsim özelliğindeki bu çadırı daha kısa, 1-2 günlük faaliyetlerde tercih ediyorum. Hafif ve küçük oluşu sayesinde rahat taşınıyor. İç mekanı biraz dar; yükseltisi sebebiyle de cephesel rüzgarı alırsa biraz zorlayabiliyor. Yine de alüminyum polleri dayanıklı. Yandan kapısı sayesinde giriş çıkışlar önden kapılı modellere göre daha rahat oluyor. 1.3 kg ağırlığındaki bu çadır, Naturhike Cycling Tent diye geçiyor. İsminden de anlaşılacağı gibi bisiklet için ideal.
Fotoğraflardan gördüğünüz gibi, iki çadırımın rengide sarı/turuncu tonlarında. Bu renkleri seçmemin birinci sebebi öncelikle doğada daha görünür olmak. Özellikle ülkemizde avcılardan kaynaklı yaşanabilecek olası kazaların önüne geçmek için bu renkleri seçmiştim. Bu kadar dikkat çekici renkler bazı kamp noktalarında beni bazen tedirgin etse de şimdiye kadar pişman olmadım.
Bu arada, tercih ettiğim ekipmanlarla ilgili daha fazla bilgi isterseniz, Ekipman sayfasına göz atabilirsiniz.
O zaman şimdi gelelim kamp yerinin nasıl seçileceğine… Bu konuyu 4 başlık altında ele alacağım.
- Şehirde Kamp Yeri Seçimi
- Yerleşime Yakın Yerlerde Kamp Yeri Seçimi
- Şehirler Arası Ana Yollarda Kamp Yeri Seçimi
- Vahşi Doğada Kamp Yeri Seçimi
Şehirde Kamp Yeri Seçimi
Bu başlığın girişinde öncelikle şunu belirtmek isterim, eğer imkanınız varsa şehir merkezlerinde çadır kurmayın, uygun yollu hostel ya da otelde konaklamaya çalışın.
Eğer oldu da şehirde akşamı geçirmek zorunda kaldınız ve çadır kurmak istiyorsunuz; yapabileceğiniz birkaç şey var. Şunu da söylemem lazım; şehir içinde çadırda konaklamak biraz şans işidir. şansınız varsa, çok konforlu bir gece geçirebilirsiniz.
Şehir merkezinde kamp kurmak için yapabileceğiniz ilk şey park aramak. Büyük ve içinde görevlisi olan bir park bulmanız gerekiyor. Bu görevli bazen bekçi, bazen bahçevan olabilir. Parkı bulduktan sonra yapacağınız şey ise parkın görevlisi ile muhabbet kurup durumunuzu anlatmak. Şanslıysanız parkın içinde bir yerde konaklamanıza müsade edecek ya da parktaki bir hizmet binasında konaklamanız için sizi yönlendirecektir.
Güvenlik açısından görevlinin bulunduğu yere yakın bir noktaya kamp atmanızı tavsiye ederim.
Bir diğer alternatif
Şehir merkezinde konaklamak için yapabileceğiniz ikinci şey ise merkezi idare binalarına danışmak. Şehrin belediye binalarından birine gidebilirsiniz. Benim tavsiyem bahçe içinde olan bir binasını bulmanız. Oradaki görevliye seyahatinizi anlatıp kalacak yer ihtiyacınızı söyleyebilirsiniz. Ardından tabii ki bahçenin içine kamp kurmayı dile getirin. Sonrasında ya kabul ederler yada sizi uygun bir yere yönlendirebilir.
Bisikletçilerin şehir merkezinde kamp kurmak için tercih ettiği bir diğer yöntem ise itfaiye, polis karakolu, sağlık ocağı gibi kamu binalarıyla görüşmek. Direkt çadır kuramasanız bile uygun bir alanda matınızı, tulumunuzu açıp uyumanıza müsade edebilirler.
Tüm bu kamu kuruluşlarının yanında eğer yine bir yer bulamadıysanız, şehirdeki bisiklet mağazalarını ziyaret edebilirsiniz. Onlar size uygun olabilecek yerler ya da uygun konukevleri gibi konularda yol gösterebilirler. 2013 yılında Anadolu Sahilleri Bisiklet Turu’nu yaparken Marmaris’ten geçiyordum. Kullandığım çevrimdışı haritada Velomaris Bisikleti görüp mağazaya gitmiştim. Orada Bahardır ve Tolga Abi ile tanışmış, çok güzel sohbet etmiştim. Bana Warmshorwers üyesi olduklarını, istersem dükkanın arkasındaki bahçede kalabileceğimi söylemişlerdi. Ben de hiç tereddüt etmeden kabul ettim. Geceyi dükkanın arka bahçesinde geçirip sabah erkenden yola devam etmiştim.
Yerleşime Yakın Yerlerde Kamp Yeri Seçimi
Büyük şehirlere yakın yerlerde kamp yeri bulmak bir hayli zor olabiliyor. Çünkü şehir büyük oldukça yerleşimleri genişliyor ve merkeze yarım günlük mesafelerde uygun yer bulabiliyorsunuz. Bu da tahmini 30-40 km’lik bir mesafe demek oluyor. Asya Bisiklet Turu sırasında Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’e gelmeden bu şekilde kamp atmıştım. Bir diğer örneğimi ise Tacikistan’ın başkenti Duşanbe’den sonra kamp attığım noktayı verebilirim.
Bu strateji küçük ilçelerde ya da köylerde de çalışıyor ama ufak bir farkla… O fark da yukarıda bahsettiğim mesafeler daha da kısalıyor. Küçük yerleşim yerlerinin bir kaç kilometre dışarısında bir kuytuya ya da ağaç altına çadırınızı kurabilir ve genellikle sorunsuz bir şekilde geceyi geçirebilirsiniz. Şanslıysanız köyden birileri size denk gelir ve beraberinde sizin için ikramlar getirebilir. İşte böyle anlar, paha biçilemez bir mutluluk getiriyor. 😀
Ulusal Parklar ve Kamp Alanları
Şehirler arası ve ülkeler arası bisikletle seyahat ediyorsanız, milli parklar ve kamp alanları da gece çadırla konaklama yapmak için müsait yerler olabiliyor. Bu noktalarda genellikle ücretsiz ya da çok cüzi miktarlarda kamp yeri ücreti vererek konaklayabilirsiniz. Üstelik böyle kamp alanlarında temiz içme suyu, tuvalet ve hatta duş imkanı bile bulabilirsiniz. Kapısında güvenliği olan, trafik v.b dış etkilerden uzak bir yerde kamp yapmak bir hayli de dinlendirici oluyor.
Bu tarz kamp noktalarında çadırınızı belirlenen kamp yerine kurmanız gerekebilir. Bu konuda görevliler zaten sizi yönlendirecektir. Kamp alanı belirli olan yerlerde bu noktaların dışına kurmanız durumda gece görevli gelip sizden çadırınızı taşımanızı isteyebilir. Bunu unutmayın. Fakat gittiğiniz parkta belirli bir kamp alanı yoksa şu iki noktaya dikkat edin.
1 – Başka bir kaç çadırın kurduğu bir noktaya ya da onların yakınlarında bir yere çadırınızı kurabilirsiniz. Tabi çadırınızı kurmadan önce bir müddet oradaki kampçıları gözlemlemeniz de önemlidir. Sizin seyahat tarzınıza yakın kişiler olduklarını düşünüyorsanız gönül rahatlığıyla oraya çadırınızı kurabilirsiniz. Bu durum hem onlar için hem de sizin için güvenliği artıracaktır. Birbirinizin eşyasına sahip çıkma ya da olumsuz bir durumda yardım istemeniz gerektiğinde bazı ön prosedürleri çoktan aşmış olabilirsiniz.
Eğer diğer diğer çadırlara çok yakın bir noktaya kendi çadırınızı kurmak zorundaysanız, nezaketen diğer kampçılardan çadır kurma konusunda bir ufak izin isteyerek onlarla muhabbete geçin. Tamamen formaliteden kaynaklanan bu iletişim size onlar hakkında biraz bilgi verecektir. Eğer karşı taraftan agresif bir tavır ya da kötü bir enerji alırsanız, başka bir yer bakmanızı tavsiye ederim. Çoğunlukla karşınızdakiler de çok cana yakın olur ve iyi bir arkadaşlık kurarsınız.
2 – Eğer bu alanlarda gayri resmi olarak belirlenen bir çadır noktası yoksa, yürüyüş yollarından nispeten uzak ve manzaralı bir yer seçmeye bakın. Seçimi yaparken su kaynağına v.s yakın olmayı da düşünebilirsiniz.
Şehirler Arası Ana Yollarda Kamp Yeri Seçimi
Uzun şehirler arası geçişlerde kamp yeri seçerken pek çok kriter olabiliyor. Bunlardan ilki yukarıda bahsettiğim yerleşime yakın yerlerde kamp yeri seçimi başlığındaki seçenekler. Ana yolların da üstünde pek çok irili ufaklı yerleşimler, kasaba, köy gibi yerler olabiliyor. Bunlara gelmeden ya da geçtikten sonra kamp atabilirsiniz.
Eğer bir yerleşim yerine daha varsa ya da öyle bir yerden uzakta kalmak istiyorsanız, bu nokta da yapmanız gereken şey yoldan da uzak kalmanız olacaktır. Ara yollar ya da yolun yanında yükseltileri kesmeye başlayın. Yoldan rahatlıkla görünemeyeceğiniz ama sizin de yolu görebileceğiniz bir nokta bulmalısınız. Bu sayede hem yoldan gelip geçen araçların olası tacizlerinden korur hem de ana yolun trafik gürültüsünden kendinizi biraz olsun uzaklaştırırsınız.
Ana yolların kenarlarında sebil gibi su kaynakları ya da çoban çeşmeleri yer alabilir. Ben kamp yaparken bu kaynakların hemen yakınına çadır kurmaktan her zaman kaçınırım. Çünkü böyle noktalar yoldan geçenler için de bir mola noktası olur. Gecenin saati ya da sizin müsaitliğinize bakmadan insanlar gelip sizinle muhabbet etmek isteyebilir. Ben böyle durumlardan kaçınmak istediğim için su kayağından ihtiyacımı alıp devam ederim ve yakındaki bir soteye kamp atmayı tercih ederim. Böylesi her zaman daha güvenli ve sakin olmuştur.
Vahşi Doğada Kamp Yeri Seçimi
Bisiklet turu yapan gezginler genellikle yol olan yerlerden yolculuk yapmayı tercih eder. Benim gibi nadir bisiklet turcuları ise yolun dışına çıkıp yaban arazide seyahat yapmayı göze alır. Yaylalar, ormanlar, vadi içleri… Böyle yerle harika doğal güzellikleri ve keyifli parkurları beraberinde getirir. Tabi bu doğal güzelliklerin içinde konaklamak da ayrı bir keyiftir.
Doğada kamp yaparken dikkat edilmesi gereken birkaç ufak nokta ile hayati bazı bilgiler vardır.
Ben gideceğim coğrafyada doğal hayat hakkında ufaktan bilgi edinmeye çalışırım. İnternette araştırır ya da parkura girmeden önce denk geldiğim yerel halk ile konuşurum. Bölgede dikkat edilecek vahşi hayvan popülasyonu v.b konularda fikir sahibi olurum. Ülkemizden örnek verecek olursam, Doğu Karadeniz’de ayıya denk gelme ihtimaliniz vardır ve ona göre önlem almalısınız.
Ben bakir doğa ile baş başa kalacağım kamp zamanlarımı genellikle habitatın en canlı olduğu zamana denk getirmeye çalışırım. Doğanın uyandığı ve verimliliğinin zirvesine ulaştığı bir dönemde hiçbir vahşi hayvan (Kurt, çakal v.b) sizinle uğraşmaz. Zaten besin zincirinde onu ilgisini çeken yeteri kadar hareketli canlı vardır. Bu doğada güvenle kamp yapmak için aklında bulunması gerekenlerin ilkiydi.
Gideceğiniz coğrafya hakkında bilgi sahibi oldunuz ve yola çıktınız. Kamp yapacaksınız… Kamp yerini seçerken de şunlara dikkat etmeniz gereklidir.
Dere Yatağı ve Su Kenarlarına Dikkat Edin
Böyle yerlerden uzak durmalı ya da o tarz yerlerin yükseğine konumlanmalısınız. Şırıl şırıl akan bir dere gayet dinlendirici olabilir ama kendi içinde riskleri de barındırır. Özellikle yağış sonrası taşkın ya da bilmediğiniz bir barajın kapaklarının açılması v.b gibi durumlarda seçtiğiniz kamp alanı riskli olabilir. Bu sebeple kampınızı derenin biraz yukarısına, olası bir problemden uzak kalabilecek bir noktaya kurmak en güvenlisidir.
Kaya duvarı ve büyük kaya parçalarına yakın yerler kamp için risklidir
Ne kadar doğanın içine girerseniz gece-gündüz arasındaki sıcaklık farkı da açılmaya başlayacaktır. Kayalar sıcaklıktan etkilendiğini unutmayın. Gün içinde genleşip geceleri çekebilirler. Bu hareket onların özellikle gece vaktinde tehlikeli hale getirebilir. Gece havanın soğumasıyla birlikte kaya bloklarından parçalar kopabilir ve sizin zarar verebilir.
Patika izlerine dikkat etmek gerekir
Doğada, ağaçların altında ya da bir yaylanın manzaralı noktasında kamp yapacaksanız patikalar oradaki doğal rutinler hakkında bize bilgi verebilir. Ben hiçliğin ortasında bile gördüğüm patikalardan uzağa çadır kurmayı yeğlerim. Çünkü orası bir vahşi hayvanın güzergahı olabilir ve gezerken meraktan beni ziyaret etmek isteyebilir. Ne gerek var böyle temaslara değil mi?
Tek Ağaç v.b Sivri Noktaların Etrafında Kamp Yapmaktan Uzak Durun
Böyle yerlere çadır kurarken 2 kere düşünmek lazım. Uzun süre yolculuk yaparken bir yerden sonra ani değişen hava olaylarını takip edemeyebiliyorsunuz. 2 gün önce bulutlu gözüken hava o gün yağmura dönebiliyor. Açıkta tek başına duran ağaç gibi noktaların altı böyle durumlar için risk oluşturur, başta yıldırım olmak üzere bazı tehlikelere davetiye çıkartır.
Tüm bunların yanında ilk kez kamp yapacaklar için çadır kurulacak yerin düz, zeminin ise sivri maddelerden ayıklamış olduğuna dikkat etmek gerektiğini hatırlatayım.
Kamp yerini seçtiniz, çadırınızı da kurdunuz… Şimdi sırada vahşi doğada kamp yaparken yapılmaması gereken şeyler var.
Kamp Mutfağınıza Dikkat Edin
Yukarıda bahsettiğim gibi doğada bir besin zinciri var ve özellikle yaz aylarında bu zincir bir hayli zengin. Bu zenginliğe rağmen kamp mutfağında yapılacak bazı iştah açıcı yemekler vahşi hayvanların kampa gelmesine sebep olabilir. Bu sebeple ben hayvanların dikkatini çekecek et ve türevlerini vahşi doğa kamplarında pişirip yemekten kaçınıyorum. Yapacağınız şey sosis dahi olsa çıkacak koku kampa misafir çekecektir.
Yiyeceklerinizi Muhafaza Edin
Uzun ekspediyonlarda gireceğiniz rotada bazen günlerce market v.b bir yere denk gelemeyebilirsiniz. O yüzden öncesinde yiyecek-içecek planlamanızı iyi yapmanız lazım. Her şeyi planladınız, bu sefer de yanınızdaki besin maddelerini hayvan ve böceklerden saklayıp korumanız gerekiyor. Kampta içinde yiyecek olan çantalarınızın ağzını kapalı tutmak olası böcek istilalarının önüne geçebilir. Eğer %100 su geçirmez çantalar kullanıyorsanız muhtemelen dışarıya çok az da koku çıkaracaklardır. Bu da yine daha büyük hayvanların kampınızı ziyaret etmesinin önüne geçebilir.
Bir başka yöntem de yiyecek ve içecekleri yakındaki yüksek bir yere asmaktır. Fakat bu yöntem ayılara karşı pek çalışmaz. 2022 yılında bir arkadaşım Nemrut Krater Gölü’nde kamp yaparken ağaca astığı çantaları ayılar tarafından parçalamıştı.
Çöplerinizi Kamp Alanından Uzakta Tutun
Vahşi hayvanları ya da sürüngenleri kampa çeken bir diğer etken de çöplerdir. Böcekler şekerli şeylere gelme eğilimindedir. Çöpün içine bıraktığınız gofret kırıntısı kamp alanına haşereleri davet edebilir. Tabi çöpe atılan etli yemek ambalajlarında da hala koku kalır. Bu da daha büyük misafirleri kampa davet eder. Ben yatmadan önce çöplerimi kamptan 10 metre uzakta bir mesafeye bırakırım. Sabah kalktığımda ise gider tek parça ya da çok parça halde olan çöpümü toplar ve yola koyulurum. Bu sayede olası istenmeyen misafirlerden kaçınırım.
Toparlayacak olursak…
Uzun kamplı bisiklet turlarında kamp alanı belirlemenin yazılı bir kuralı yok. Biraz tecrübe ve biraz da doğaçlama ile çok güzel yerlerde kamp yapabilirsiniz.
Şöyle kısa bir özet ile yazıyı bitireyim.
- Şehir merkezlerinde, bazı parklarda ve resmi binaların bahçelerine kamp yapabilirsiniz.
- Yerleşim yerlerine yakın yerlerde, yerleşimi geçmeden ya da geçtikten sonra bir kuytuya kamp atabilirsiniz.
- Vahşi doğada, yemeklerinize ve çöplerinize sahip çıkarak pek çok yerde rahatlıkla konaklayabilirsiniz.
Yukarıda yıllar boyunca edindiğim kamp tecrübelerimi okudunuz; örnek olarak Asya Bisiklet Turu’ndan pek çok örneğin fotoğrafını gördünüz. Asya Bisiklet Turu’nda başımdan geçenleri Youtube kanalıma izleyebilirsiniz.
Başka bir içerikte görüşmek üzere, iyi kamplar 🏕️🏕️🏕️
Bir yorum
volkan yolda
Tecrübelerini paylaştığın için teşekkür ederim Mehmet Ali, çok bilgilendirici bir yazı olmuş. Biz şimdilik yurtiçinde turluyoruz, arkadaşlarla ana yoldan gidiyorsak duruma göre benzinliklerin bahçesi, mescit, camii bahçesi vb. yerleri de tercih edebiliyoruz. Halka açık yerlerde de çok kaldık geçtiğimiz yıllarda. 2021 yılında Ankara-Bandırma turumuzda Bursa, Eğerce de sahilde kalmıştık ve gece alkollü gençler kavga etmişti ve jandarma gelmişti. Şansımıza başımıza kötü bir olay gelmedi ama şimdi düşündüğümde böyle yerlerde çadır atmak hiç mantıklı değilmiş. Yer seçimi çok önemli. Tekrar teşekkürler, selamlar.